Psikolojik terör, psikolojik yıldırma ile eş anlamlıdır ve birine karşı cephe alma, duygusal saldırıda bulunma anlamlarına da gelmektedir. Manipülasyon, başkalarını kendi yararı için kullanmak, kontrol etmek veya başka bir şekilde etkilemek için tasarlanmış davranış. Manipülasyon, diğerlerine karşı kendi çıkarlarının gözetilmesi dolayısıyla genellikle dürüst olmayan bir sosyal etki biçimi olarak kabul edilir.
Ailede ilişkisel dengenin bozulması eşler arasında devam eden hayatın kalitesini olumsuz yönde etkilemektedir. Özellikle aldatma ve yalan, ilişkilerde öfkenin, hayal kırıklığının ve öç alma isteğinin artmasına neden olacaktır. Duygusal istismar, her yerde karşımıza çıkmaktadır. Partneriniz sizi sevmek yerine üzmeyi tercih ettiğinde sizin duygularınızı hiçe sayarak, aşağılamaya başlar. Bu durum ise midenize kramplar girmesine, başınızın zonklamasına ve zaman, zaman gereksiz yere strese kapılıp hayatınızı ve kendinizi sorgulamanıza neden olur. Ancak sizin içinizde yaşattığınız o büyük sevgiyi partneriniz artık kullanmaya başlamışsa, asla sizi aklından, gönlünden, geleceğinden çıkardığını ve sizden vazgeçtiğini anlamanıza müsaade etmeyecektir. Böyle bir durum karşısında birlikte olduğunuz kişinin sizi üzmesini ve duygusal istismarlarını sevgi sanarak yaşamaya başlarsınız. Sizi bir aşk dilencisine çeviren bu insanın yaptıklarının farkında bile olamadan size bir iyi, bir kötü davranışları sayesinde ona karşı artan bir sevgiyle bağlanmaya başlarsınız. Oysa, sizi çok önceleri terk edip, giden o sevgiliyi kaybetmemek için verdiğiniz çabalar sayesinde sizin tüm sınırlarınızı ihlal ederek, size hiç acımadan ve asla üzülmeden sizi bir zavallı olarak yaşamaya mahkûm edecektir. Böyle bir partnerle birlikteyseniz ve ondan kopamıyorsanız bunun için elinizden hiçbir şey gelmiyorsa ayrılık çanları sizin için çalıyor demektir ve manipülatif bir istismarcı tarafından duygusal olarak istismar ediliyorsunuz demektir dikkat edin. Duygusal istismar manipülasyonla ilgilidir. İstismarcı, psikolojik olarak kendi yetersizliğini fark ettirmeden kurbanına uyguladığı eylemleriyle kendisine olan güvenini tekrar, tekrar kazanarak, kendince özgüven ve güç elde ettiğini hisseder. Zaman içinde partnerini tanıdıkça nasıl davranması gerektiğini iyice öğrenerek, partnerine hiçbir şey hissettirmeden duygusal bir boşluk yaratarak eşini, sevgilisini ilişki içinde sürekli dışlayıp, yalnız bırakarak, emek olmadan yemek olmaz, sen yaptın, senin suçun, sen busun, beni hak etmiyorsun, benim gibi birisini bir daha asla bulamazsın ve benzeri sözlerle manuple ederek, partnerini bir boşluk içinde ardından zincire vurulmuş bir köle misali sürüklemeye başlar. Seven tarafı yerle bir edip, nefes bile almasına müsaade etmeden adeta boğarak bir bunalımın eşiğine getirerek, bu istismardan beslenir ve hayatına kendini haklı sanarak devam eder. Aslında psikolojik olarak rahatsız olan bu istismarcılar İstismar ettikleri tarafın psikolojisini bozarlar. İstismar edilen taraf ise tek kişilik ilişkisini kurtarmak için her daim aşkla, sevgiyle yerle bir olan benliği ile savaşan ve bunu asla fark etmeden kendince sevgi kırıntılarıyla sevilmemişliğin verdiği hırstan iham olarak, yaşadığı her ana duygusal bir anlam yükleyerek, ama ben eşimi, sevgilimi, partnerimi çok seviyorum. O çok iyi biri, o olmadan ben ne yaparım gibi düşüncelere dalıp, ömrünü kendini zavallı duruma düşüren bu ilişkiye adayarak, sürekli bir kısır döngü içerisinde kendisini yiyip bitirecektir.
Duygusal teröre yönelik İstismar döngüsünün devam etmesi için sevgi bir mazeret olamaz. Bu ve benzeri bir durum yaşayan kişi konusunda uzman bir psikoloğa müracaat etmelidir. Sahte yaşam koçlarına, zamansız zamana niyet eden ya da sizi sömürülecek kişiler olarak gören şarlatanlara değil, Yoksa sevgiliniz, partneriniz yada eşiniz sandığınız kişi duygularınızı esir alan duygu teröristi sizi yok ederek, sizi sevginizle, yıpranmışlığınızla ve yok olmuşluğunuzla baş başa bırakarak sizi öylece terk ederek arkasına bile bakmadan çekip gidecektir. Bu arada sakın arada bir cinayet yerini kolaçan etmesini de sevgi sanmayın. Sevgiyle kalın.