?>

Farklı Yaşam

Ramazan ÖZDEMİR

3 yıl önce

Bazı konularda yazı yazmak veya görüş beyan etmek gerçekten çok zor. 

Bilhassa toplumda tabu ve mahrem olan şeyler hakkında dahada titizlik gerektiriyor. 

Siz ne kadar değerlerinize bağlı kalmak istesenizde, birileri sizin o değerlerlerinizi ve mahremlerinizi aşındırıyor. 

Son zamanlarda kutsal sayılan, insanı insan yapan her şey itibarsızlaştırılıyor ve sorgulanıyor.  

Almanya’da son cumhurbaşkanlığı seçiminde her katmandan insan davet edilerek, cumhurbaşkanlığı seçiminde oy kullanıldırıldı. 

Demokratik bir olgunluk içerisinde herkes oyunu kullanarak örnek bir seçim atmosferi yaşandığı kamuoyuna yansıtıldı.  

Tabi buraya gelen insanlar özel seçiliyor ve toplumda başarılı vaya örnek alınacak insanlar olarak öne çıkanlar ağırlıklı olmaktadır.  

Böyle olduğu halde demokratik bir hak diyerek, toplumda insanlara cinsel gösteri yapanları davet etmekte nedir?

En dikkat çekici olan ise cinsel hayatları ile öne çıkan Türk kökenlilerin davet edilmesiydi. 

Özelliklemi seçilmişlerdi bu insanlar?

Tesadüf veya bilinçli bir seçimmi bilmiyorum fakat Türk toplumunun bünyesine uygun bir seçim değildi.  

Federal Almanya’da son dönemde kiliselerde cinsel tacizler tartışılıyor ve sorgulanırken böylesi bir gösteri hoş olmamıştır. 

Kiliselerde her gün, yeni bir cinsel taciz haberleri duyuyoruz ve öfkelenmemek mümkün değil. 

Maalesef Kiliselerde cinsel tabular konusunda etkisiz hale getirildi ve Kiliseler cinsel bataklığın içinde boğulmaktadırlar. 

Evlilik ve cinsel tercihler hakkında açıklama veya görüş beyan edemez duruma düşürüldü.  

Bunların Lobileri o kadar güçlü ki, bunlarla ilgili olumsuz bir haber ve açıklama yapamazsınız.  

Bu Lobiler yaptıkları çalışmalarla başarılı olmuşlar ve federal meclisten kendi lehlerine kanuni düzenlemeler kazanarak, yasal statü kazanmamışlardır. 

Yani yasal olarak artık hiç bir engel olmadan tanınma hakkına kavuşmuşlardır. 

Hem cinsleri olan erkekler arasında veya kadınlar arasındaki evlilikler artık resmiyete kavuşmuştur.  

Şimdi ise kamu alanında ve işyerlerinde kota almak istiyorlar, kadınlara uygulanan kota gibi.    

Aile kurumu artık çok büyük bir tehlike altındadır.

Bu şekilde kurulan ailelere sahipsiz çocuklarda evlatlık verilmektedir.  

İnsanlığın geleceği bu şekilde tehlikelere açık hale gelmiştir ve itiraz edenler ise aforoz edilmektedirler.  

İnsanoğlunun yeryüzüne geliş fıtratına aykırı yaşam insanlara dayatılıyor ve özendiriliyor. 

Son günlerde yine medyada ve televizyonlarda başka bir sapkınlık baş göstermeye başlandı. 

Aile yaşantısı denilerek iki erkekle bir kadın veya bir erkekle iki kadın yaşantısı örnek aile olarak toplumun önüne konuluyor.  

Bunlar çocuklu aileler ve bu çocuklar iki anne veyahutta iki baba ile büyütülüyor. 

Böyle bir aile yaşantısı özendiriliyor.  

Zaten eşcinsel olan politikacılar son dönemde siyasete damga vuruyordu, artık bütün mahremler yerle bir oluyor.  

Avrupa’da ve Almanya’da Türk toplumunun geleceği ile ilgili çalışmalar çok zayıf kalmaktadır. 

Acilen tedbirler almak gerekmektedir, çünkü binlerce ailelerinden koparılan çocuklar bu tür ailelere evlatlık olarak verilmektedir.  

Türk toplumunun genetik yapısı değişmektedir, farklı bir hayat tarzı gençler arasında yaşanmaktadır.  

İslam dininde haram olan cinsel sapıklık normalmış gibi kabul ettirilmeye çalışılıyor. 

Kur’an-ı Kerimde Lut kavmi ile bu konu anlatılır. 

“Sizden önceki topluluklardan hiçbirinin (bu ölçüde) yapmadığı iğrençliği mi işliyorsunuz!” denilerek insanoğlunun haddini aştığı belirtilir.   

İnsanoğlu bütün sınırları zorlayarak, kendi akibetinin sonuna koşuyor?  

Ramazan Özdemir

YAZARIN DİĞER YAZILARI