Yükseköğretim Kurumları Sınavı’na sayılı günler kala İstanbul Gelişim Üniversitesi Dr. Öğr. Üyesi Esra Savaş, gençlere ve ailelerine uyarılarda bulundu.
Üniversite sınavına sayılı günler kala öğrencilerin stres ve kaygılarını nasıl kontrol etmesi gerektiğini anlatan İstanbul Gelişim Üniversitesi Dr. Öğr. Üyesi Esra Savaş, gençlere ve ailelerine uyarılarda bulundu.
Vücudun bir zorluğa veya talebe verdiği duygusal veya fiziksel gerginlik his olarak da bilinen stres, belirtileri uzun sürdüğünde sağlık açısından büyük sorunlara yol açabiliyor. İstanbul Gelişim Üniversitesi’nden Klinik Psikolog Dr. Öğr. Üyesi Esra Savaş, sınav gününe göre oluşturulan rutinin, sınav stresi ve kaygısını azalttığını belirtti.
“Önce kolay gelen soruları çözün”
18-19 Haziran’da düzenlenecek olan Yükseköğretim Kurumları Sınavı’na sayılı günler kaldı. 3 milyondan fazla adayın ter dökeceği sınav için zaman daralırken, stres, endişe ve kaygı gibi duygu durumları da kendini belli etmeye başladı. Bir sınavı geçmenin, başarılı hayat hikâyesinin sadece bir parçası olduğunu söyleyen İstanbul Gelişim Üniversitesi İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Esra Savaş stresin vücut üzerinde birçok belirtiyle kendini gösterebildiğini ifade etti. Savaş; “Optimum düzeyde stres, işlerin birçoğunu halletmede etkili olsa da kontrol edilemediği durumlarda kişide birçok olumsuzluğa sebep olabiliyor. Sınav kelimesini duyunca, düşününce ve görünce dahi ortaya çıkan, kaçma yok sayma veya aşırı çalışmaya rağmen yetersiz görmeye eşlik eden bedensel belirtilerle ortaya çıkan sınav stresi, sınav başarısı üzerinde de oldukça etkili. Sınav kaygısını ve stresini, sınav anında genel anlamda bu üç adımla çözebilirsiniz; Önce derin bir nefes alın. Bunun şu ana kadar girmiş olduğunuz yüzlerden sınavdan bir tanesi daha olduğunu hatırlayın. Bunun dışındaki sınava ait bütün aklınızdan geçenleri sınav salon kapısının dışına uğurlayın. Onları sonra düşünürsünüz şu an sadece bu ana odaklanın. Derin bir nefes alın ve burnunuzdan verin. Şimdi hazırsınız çünkü buradasınız.
Hızlıca göz gezdirin. En kolay gelen sorulardan başlayın. Zamanı iyi yönetmenin tek yolu vakit kaybetmemektir. Bunun için bir defada çözemediyseniz geçin. Tüm sorular bitince yeniden bakın. Bazen baktığımız yerde gözümüzün önündekini görmeyiz, zaman geçip tekrar baktığımızda direk gözümüze çarpar. Aynı durum bazı sorular için de geçerlidir. Zamanı iyi yönetin. Yapamadıysanız geçin böylece tekrar bakma fırsatınız olur. Ama takılır geçmezseniz, zaman sizi geçmiş olur.
Her bölüm bitiminde minik bir rahatlama molası verin, derin nefes alıp ağızdan yavaşça verirken sadece o ana odaklanın ve şu ana kadar çözdüğünüz yüzlerce sorudan bazılarını daha çözüyor olduğunuzu hatırlayın. Bunun dışındaki tüm düşünceleri sınav salon kapısının dışına gönderin. Bunu gözünüzü kapatıp düşüncelere kanatlar takıp uçtuğunu da hayal edebilirsiniz, aklınızdan nehire bırakıp gittiklerini de Yöntemin içeriği size kalmış. Yeter ki sadece o anda orada olun ve o an dışındaki tüm düşüncelerin zihninizden çıkıp gitmesine izin verin“ dedi.
“Rahat bir sınav dönemi geçirmek mümkün”
"Sınava hazır değilim, bu bilgiler çok gereksiz, sınav niye yapılıyor/ne gerek var?, bu bilgiler gelecekte benim işime yaramaz"gibi düşüncelere kapılan öğrencilerin daha fazla sınav stresi yaşadığına vurgu yapan Dr. Öğr. Üyesi Savaş, dengeli ve sağlıklı beslenme, fiziksel aktivitelerin devamlılığı (açık hava yürüyüşleri, koşu vb.), toksik olmayan sağlıklı ilişkiler ve bireysel dinlenme alanları yaratarak daha rahat bir sınav dönemi geçirilebileceğini belirtti.
