Asılsız Ermeni İddiaları-1 (Konunun Bağlamına Dair - Şubat ve Ekim Devrimleri)

Asılsız Ermeni İddiaları-1 (Konunun Bağlamına Dair - Şubat ve Ekim Devrimleri)
08-04-2025

 “Türkler değil Ermeniler soykırım yaptı.”

Prof.Dr. Justin McCarthy

(ABD’li Orta Doğu Tarihçisi)

GİRİŞ…

Her yıl bilhassa da diasporadaki (anavatanları dışında yaşayan) Ermeniler, bunların etkilediği çevreler ve Türkiye’nin uluslararası alanda manevrâ alanını daraltmak isteyen uluslararası aktörler tarafından I. Dünya Savaşı döneminde Türkler tarafından Ermenilerin Soykırıma mâruz bırakıldığına ilişkin hezeyana varan  mesnetsiz iddialar yoğunlaşır. Bir 24 Nisan daha yaklaşırken iç ve dış kamuoyunda bu konunun  yine gündeme geleceğinden hareketle sadece bizleri değil konunun cümle paydaşlarını ilgilendiren bu konu (26 Mayıs 1918 tarihinde ilan edilen Ermenistan Cumhuriyeti’nin İlk Başbakanı Ovannes Kaçaznuni’nin konuyu ilişkin yazılı itirafları da dâhil olmak üzere) bir makale serisi hâlinde ve bu makale sayfalarının sınırlılıkları kapsamında sebep – sonuç ilişkileri içerisinde ortaya konulacaktır. Bahse konu makale serisinin ilk bölümü  aşağıda okuyucuların ilgi ve istifâdesine sunulmuştur.

 

ŞUBAT YA DA MENŞEVİK DEVRİMİ…   

28 Temmuz 1914 tarihinde başlayan I. Dünya Savaşı’nın üçüncü yılında Kafkas Cephesinde genel bir çatışmasızlık hâli yaşanmıştır. Bunun sebebi ise Mart 1917 ayından itibaren Rusya’nın hızla bir istikrarsızlık içine girmesidir. O dönemde Rusya'da kullanılmakta olan Jülyen Takvimine göre 23 Şubat (Gregoryen Takvimine göre de 8 Mart) 1917 tarihinde Dünya Kadınlar Günü münâsebetiyle başkent Petrograd'da [1] başlayan gösterilere karşı güvenlik güçlerinin orantısız şiddet ve silah kullanması sonucu kitleselleşen olayların kapsamı ve ivmesinin hızla artması sonucu 28 Şubat (Gregoryen Takvimine göre de 13 Mart) 1917 tarihinde Çarlık Monarşisinin yıkılmıştır. Bu önemli olay “Şubat (Menşevik) Devrimi” olarak adlandırılmıştır.

 

EKİM DEVRİMİ…  

Şubat Devrimi (13.03.1917) üzerine Petrograd’daki Duma Başkanı [2] idaresinde geçici bir komite kurulmak suretiyle devlet işleri yürütülmeye çalışılmıştır.  

Yeni bir anayasa hazırlayacak olan Kurucu Meclis toplanıncaya kadar egemenliğin 23 Mart 1917 tarihinde Prens Georgiy Y. Lvov tarafından- kurulan ve IV. Duma’nın Kadet, [3]  Menşevik [4] ve Sosyalist Devrimciler (kısaca SR’lar) [5] mebuslarından meydana gelen Geçici Hükûmette olduğu açıklanmıştır.

Hükümette sosyalistlerden sadece “İşçi ve Asker Temsilciler Sovyeti (Temsilciler Meclisi)” üyesi Aleksandr Kerensky vardı ve o da Adalet Bakanı olarak görevlendirilmişti.

Geçici Hükümet, 20 Temmuz 1917 tarihinde yıkılır ve yerine de Kerensky tarafından yeni hükümet kurulur.

Yeni hükümetin cephelerdeki çözülmeye rağmen savaşı sürdürmesi iç çalkantıları ve ülkedeki istikrarsızlığı artırmış, bu durumdan faydalanan Bolşevikler (Jülyen Takvimine göre) 25 Ekim (Gregoryen Takvimine göre de 7 Kasım) 1917 tarihinde Kerensky Hükümeti’ni devirdiler. Böylece Rusya’da merkezî iktidar Lenin’in liderliğini üstlendiği Bolşeviklerin eline geçer. Bu olay literatürde “Ekim Devrimi” olarak bilinir.

 

ÇÖKEN RUS KAFKAS CEPHESİ…

Ekim Devrimi’nin ardından Rus Kafkas Ordusunda yaşanan kayda değer ölçüdeki firarlar nedeniyle adı geçen ordunun Doğu Anadolu ve Doğu Karadeniz bölgelerinde işgâl ettiği yerleri boşaltması sonucu Rus Kafkas Cephesi çökmüş, gerek bu durum gerekse de eşzamanlı olarak Kafkasya’da meydana gelen gelişmeler Kafkasya coğrafyası, Doğu Anadolu ve Doğu Karadeniz bölgeleri ile Osmanlı Devleti adına avantaj oluşturmuş, Osmanlı İmparatorluğu ve ile yıkılan Rusya İmparatorluğunun tebaası olan Güney Kafkasya halkları için önemli fırsat ve imkânları da beraberinde getirmiştir.

 

Not: Devam edecek

 

© 2025. Bu makalenin / yazının içeriğinin telif hakları yazarına ait olup, 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu gereği kaynak gösterilerek yapılacak kısa alıntılar ve yararlanma dışında, hiçbir şekilde önceden izin alınmaksızın kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayımlanamaz ve dağıtılamaz.

SONNOTLAR

[1]  Ağustos 1914 ayına kadar St. Petersburg olarak devam edegelen Rusya’nın başkentinin ismi, I. Dünya Savaşı’nın başlamasından sonra (31.08.1914) Alman izlerini silmek için adı Petrograd olarak değiştirilmiş, SSCB’nin ilk lideri Lenin'in ölümünden üç gün sonra (24.01.1924) Petrograd ismi Leningrad olarak değiştirilmiştir. SSCB’nin çökmesinden kısa bir süre sonra (06.09.1991) kentin ismi tekrar St. Petersburg’a dönüştürülmüştür.

 

[2]  Duma, Çarlık Rusyası'nda 1905-1917 yılları arasında faaliyette olan yasama meclisine verilen isimdir. Rusya İmparatorluğu’nda Duma seçimleri 1906 yılında ilk kez, 1907 yılında ikinci ve üçüncü kez, 1912 yılında da dördüncü kez yapılmıştır. 4. Rus Devlet Duması 1912-1917 döneminde görev yapmıştır. Günümüzde Rusya Federasyonu Federal Meclisinin aşağı kanadı da bu isimle anılmaktadır.

 

[3] Kadet: Anayasal Demokrat Parti veya Kadetler, Rus İmparatorluğunda liberal bir siyasî partiydi. Parti üyelerine Kadetler denilirdi. Bu isim partinin Rusça isminin kısaltmasından ileri gelir. K-D harflerinden oluşan parti adının kısaltmasının Rusça okunmasıdır.

 

[4] Menşevik: Rusya Sosyal Demokrat İşçi Partisi (RSDİP)nin 1903 Kongresinde partinin üyelik tanımı üzerinde yaşanan ihtilaf sonucu meydana gelen ayrışma kapsamında parti, bünyesindeki iki farklı hizipten Julius Martov’un liderlik ettiği (ve “azınlıkta kalanlar” anlamında kullanılan) Menşevikler ile Lenin’in liderlik ettiği (ve “çoğunlukta kalanlar” anlamında kullanılan) Bolşevikler şeklinde ikiye gruba bölünmüştür. Kongrede Lenin yanlıları çoğunlukta olduğu için Rusça çoğunluk anlamına gelen Bolşevik olarak, azınlıktaki Martov yanlıları da Menşevik olarak adlandırılacaktır. Kongreden sonra 1912 yılında kesin ayrım yaşanacaktır. Bolşevikler, Ekim Devrimi ile iktidarı alacaklar ve Sovyetler Birliği'ni kuracaklardır.

 

[5] Sosyalist Devrimciler – SR’lar – Sosyalist Devrimci Parti - SR: Sosyalist Devrimci Parti ya da SR, 20. yüzyıl başlarında Rusya ve Sovyetler Birliğinde faaliyet gösteren bir siyasî partidir. SR programı hem demokratik sosyalist hem de çiftçi sosyalist çizgiyi takip etmiştir. RSDİP’in 1903 Kongresinde partinin üyelik tanımı üzerinde yaşanan ihtilaf sonucu meydana gelen ayrışma kapsamında bünyesindeki iki farklı hizipten Menşevikler ile Bolşeviklerin toprağın devletleştirilmesine karşı, SR toprağın toplumsallaştırılmasını savunmuştur. SR, RSDİP’ten (Bolşevik ve Menşeviklerden) farklı olarak Marksist değildi. SR, ayrıca RSDİP’ten farklı olarak işçi sınıfının değil, çiftçi sınıfının Rusya'nın devrimci sınıfı olacağına inanıyordu. SR, 1917 yılından itibaren RSDİP’ten ayrılarak Bolşeviklerden yana tavır alan bir siyasî grup olmakla birlikte Ekim Devrimi’nden sonra iktidardaki Bolşevikler ile ciddî bir ihtilafa düşmüş, Bolşevikleri devirmeye yönelik bir isyana kalkışmışsa da bu girişimleri bastırılmış ve tasfiye edilmiştir. Tasfiye edilen SR’ler, 1917-1922 döneminde yaşanan Rusya İç Savaşında Bolşeviklerin safında bulunmuşlar ve her ne kadar yeniden yönetime katılmışlarsa da artık bir grup olarak varlıklarını sürdürememişler ve Bolşeviklere dâhil olmuşlardır.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ENDER GÜNER
ENDER GÜNER 3 gün önce
Kıymetli Hocam, Milletimizin bilinçlendirilmesi konusunda çok önemli millî bir meseleye temas etmişsiniz. Kaleminize ve yüreğinize sağlık.