Değerli Okurlar;
Bu yazımızda bu hafta O meşhur Çarşamba türküsü olan “Çarşamba’yı Sel Aldı” nın hikayesinden bahsedeceğim.
Bildiğiniz üzere Çarşamba, Samsun iline bağlı şirin mi şirin bir ilçemizdir. Merkez nüfusu 142 bin civarındadır. Doğal olarak bu türkü de o yöremizde yaşanmış bir olaya özgü bir eserdir. Anlatılan rivayetlere göre; Bu bölgede bulunan Abdal Deresi'nin civarında yaşayan Ahmet isimli bir genç, yine bu bölgede yaşayan Melek isimli bir kıza sırılsıklam aşık olur. Melek de Ahmet'in bu derin aşkına karşılık vermiştir. Bir süre civarda gizli gizli buluşan çift sonunda ailelerin rızasıyla sözlenirler. Ahmet’in askerlik çağı gelmiş ve askere gitmiştir. Ahmet askerlik vazifesini yaparken kötü bir haber almıştır. Kendisine gelen mektupta köyün ağasının oğlu Mehmet Ali’nin Melek'e göz koyduğu yazmaktadır. Melek'in kalbinde hep Ahmet olduğundan, Ahmet’i büyük bir aşk ile sevdiğinden Mehmet Ali'ye karşılık veremez onunla bir birliktelik söz, nişan, evlilik asla düşünmez ve bunu kendisine bildirir. Bunun üzerine Mehmet Ali adamlarını toplayarak Melek'i dağa kaldırır.
Askerlik görevini yaparken bu durumu öğrenen Ahmet yerinde duramaz. Böyle bir duruma asla müsaade etmeyeceğini kafasında kurarken bir gece silahını aldığı gibi askerden kaçar. Köyüne gelir her yerde sevdiğini aramaya başlar Dağ, taş demeden gece gündüz onu aramaya koyulur. En ücra köşelere kadar bakar. Ahmet’in Melek’i aradığı sıralarda ovada yoğun bir yağmur yağmaya başlar. O kadar şiddetli yağmur yağmıştır ki koskoca Çarşamba ovası sular altında kalmıştır. Bu felaketten sonra sel suları çekilir. Akabinde köylüler köy meydanında toplanırlar. Burada bulunan bir kayanın yanına giderler ve iki kişinin cesedine rastlarlar baktıklarında bu cesetler Ahmet ve Melek'e aittir. El ele tutuşarak ölmüşlerdir. Genç yaşta ölen iki yavuklunun bulunduğu yerden su fışkırdığı rivayet edilmiştir.
Bu olaydan sonra yakılan türkünün sözlerinin Ahmet ve Melek'in aşkından esinlenerek yazıldığı söylenmektedir. Cesetlerin bulunduğu kayanın alt tarafında eski bir değirmen yapılmıştır. Değirmenin yapımının sonrasında yöreye "değirmenbaşı" adını vermişlerdir. Ahmet ve Melek’in aşkını hatırlatan ve 1970 yılına kadar gelen ahşap değirmende 7 adet taş bulunmaktadır. Yedi oluğa su veren bu taşların üzerinde 7 defa yürümek uğurlu kabul edilmiştir. Bu gelenek özellikle Hıdırellez döneminde yapılmış olup değirmenin yıkılmasına kadar devam etmiştir. Değirmen 1970 yılında yıkıma uğramıştır.
Çarşamba’yı Sel Aldı Türküsünü bugüne kadar bazı sanatçılarımız müzik albümlerinde seslendirmişlerdir. Hemen hemen tüm bölgelerdeki halkımız tarafından bilinen ve dillere dolanan oldukça hüzün barındıran bir türküdür. Ahmet ve Melek'in büyük aşkını anlatır. Türkü daha çok Ahmet'in dilinden söylenir gibi kayıtlara geçmiştir. Söz ve müziği üretenin belli olmamasından dolayı anonim yapıdadır. Aşağıda o güzel sözleri yazıyorum.
Samsun İlimizin bu şirin ilçesi Çarşamba’ya yolunuz düşerse gezmenizi, bu türkünün hikayesini yerli halktan da dinlemenizi tavsiye eder saygılar sunarım.
Çarşamba'yı sel aldı
Bir yar sevdim el aldı aman aman
Bir yar sevdim el aldı
Keşke sevmez olaydım
Elim koynumda kaldı aman aman
Elim koynumda kaldı
Oy ne imiş ne imiş aman aman
Kaderim Böyle İmiş
Gizli Sevda çekmesi aman aman
Ateşten gömlek imiş
Yılan çıkar kamışa
Su neylesin yanmışa aman aman
Su ne yapsın yanmışa
Mevlam sabırlar versin
Yarinden ayrılmışa aman aman
Yarinden ayrılmışa
Oy ne imiş ne imiş aman aman
Kaderim Böyle İmiş
Gizli Sevda çekmesi aman aman
Ateşten gömlek imiş
Oy ne imiş ne imiş aman aman
Kaderim Böyle İmiş
Gizli Sevda çekmesi aman aman
Ateşten gömlek imiş
