Diyanet ve İmamlar

Diyanet ve İmamlar
18-11-2024

Arapça emm "öne geçmek, sevk ve idare etmek" kökünden gelen imâm, terim olarak "cemaatle kılınan namaza önderlik eden kimse" demek.

Diyanet İşleri Başkanlığı dünyanın birçok yerine İmam ve Hoca gönderiyor, bu gönderilen imamlar sadece Namaz kıldırmıyorlar aynı zamanda beraberinde kültürümüzü gittikleri yerlere götürüyorlar, imamlar çok önemli bir görev icra ediyorlar hem dini bir görev yapıyorlar aynı zamanda devletimizi temsil ediyorlar.

Avrupa'da camilerde tek profesyonel olarak görev yapan sadece İmamlar bulunuyor.

Cami yönetimlerinin eğitim durumları ve yöneticilik becerileri öyle üstün düzeyde olmadığı için, İmamlar aynı zamanda birçok görevi de üstlenmek durumunda kalıyorlar. 

Türkiye'den gönderilen İmamların hangi yöntemle belirlendiğini bilmiyorum fakat gelen İmamların kalitesi, becerileri, insani ve sosyal ilişkileri yetersiz.

Müslümanları ve dini temsil etmede öyle çok kaliteli olduğunu söyleyemiyoruz ve imamların donanımları yetersiz. 

Birçok İmam bir sene içerisinde 4,5 defa görev yeri değişikliği yapıyor çünkü cemaatle iletişim sıkıntısı yaşıyor.

İmamların eğitim kaliteleri çok düşük, dini temsil etme veya münazara etmek için çok yetersizler, Hıristiyan toplum içinde herhangi bir rahiple veya papazla dini konuları münazara yapacak donanımda değiller.

Son yıllarda gözlemlenen ise sürekli aynı kişilerin, İmam olarak görevlendirilmesi oluyor.

Beş sene görevi yapan ve görevi sona eren kişiler, tekrar yurt dışına görevli olarak atanıyorlar.

Tabii ki tecrübe önemli fakat "Liyakat" daha önemli.

Yurt dışında görev yapmak sanki bir Ticaret kapısı gibi görülüyor.

İmâmların yeterliliği veya onların psikolojik durumları yurt dışında görev yapması için göz önünde bulunduruluyor mu?

Çünkü din ve kültür farklılıkları olan ülkelerde görev yapacak olanların durumu biraz daha farklı olması gerekir diye düşünüyorum.

Zaten son yıllarda İmamlar çok tartışılıyor, yani imamların eğitim, kalitesi ve yeterliliği hakkında.

Benim yaşadığım şehirde İmam efendinin açtığı derin yara bir türlü kapatılamadı, nerdeyse kan dökülecekti?

İnsanlarımız arasında çok huzursuzluk çıkardı ve çok gereksiz tartışmalara sebep oldu. 

Diyanet İşleri Başkanlığı yurt dışında görev yapacak olan İmamları sıkı bir denetimden ve eğitimden geçirmelidir. 

İmamların psikolojik olarak hazır olup olmadıkları göz önünde bulundurulmalı. Eğitim, verimlilik, kalite, insani ve sosyal ilişkiler, bilgi yeterliliği gibi alanlarda çok büyük sıkıntılar yaşanmaktadır. 

Hafta sonu camilerde çocuklara eğitim veriliyor ve hangi camiye giderseniz gidin imamlar sürekli "Velilerden ve Ailelerden şikayetçiler", çocukları ile ilgilenmedikleri için fakat camilerin eğitim için yeterli olup olmadıkları veya imamların eğitimci olup olmadıkları konuşulmuyor. 

Çocuklara sürekli Anne ve Babası şikâyet ediliyor?

Diğer bir konu ise İmamlar devlet memuru olmaları sebebiyle din ateşesine bağlılar, burada da birçok sorun yaşanıyor öyle ki ateşeler dernek yönetimine ve seçimlere müdahale ediyorlar. Halbuki yasal olarak dernekler Köln merkeze bağlılar fakat Köln merkez gelişen olaylara sadece seyirci kalıyor?

Sonuç olarak yurt dışına gönderilen İmamların yanlarına Anadolu irfanını alarak, Horasan erenlerinin mayasıyla mayalanan samimi bir şekilde görev yapmaları beklentimiz.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?