Gaspıralı İsmail – 2 (Gaspıralı İsmail Bey’in Fikirleri ve Çalışmaları)

Gaspıralı İsmail – 2 (Gaspıralı İsmail Bey’in Fikirleri ve Çalışmaları)
25-09-2023

“Dilde, fikirde, işte birlik!”
Gaspıralı İsmail

Giriş…

Türk dünyasının aydınlanma liderlerinden merhum Gaspıralı İsmail Bey’in vefatının 109. Yıldönümü münâsebetiyle dün başladığımız ve üç gün devam etmesi planlanan yazımızın ikinci bölümünü de bugün okurlarımız ile paylaşacağız.

 

Dil birliğinin gelişmesi için çabaları…

Gaspıralı İsmail Bey, Türk halkları arasında bir dil birliğinin oluşması için yayıncılık hayatına başladığı ilk günden itibaren mücâdele vermiştir. İlk yayın organı Tonguç’ta Tatar türkülerinden, Nogay çınlarından, Kırgız, Kazak ve Türkmen (söz ustalığının önemli olduğu uzun, manzum şiir anlamına gelen) jırlarından anlaşılacağı üzere usta bir kalemin ele almasıyla Türk dilinin daha kullanılışlı olacağını savunmuştur. Kamer’de ise Rusya Müslümanlarının henüz yazıya geçirilmeyen birçok şarkı ve atasözlerinin bulunduğunu, bunları toplamak istediğini bildirmiş, Rusya Müslümanlarından bunları kendisine göndermelerini istemiş ancak gönderilecek şarkı ve atasözlerinin alim olmayan Türkler tarafından da anlaşılabilmesi için Arapça ve Farsça kelimelerden kaçınarak sade bir dille yazılmasını da ayrıca bildirmiştir. 1881 yılında Şafak’ta, bilinen bir türkünün Kırım ve Kazan’da nasıl söylendiğini yazarak bu iki dilin birbirine ne kadar yakın olduğunu ispatlamaya çalışmıştır. Bunlardan başka Gaspıralı, 1906 yılında Hacı Zeynelabidin Tağıyev'in sahibi olduğu ve Hüseyinzâde Turan'ın idaresi altında çıkan Bakü (Azerbaycan)’da çıkan Füyuzat dergisinin editörüne bir mektup yazarak sade bir dil kullanmasını rica etmiştir.

İsmail Gaspıralı’nın hayatında çok önemli bir yere sahip olan Tercüman gazetesinin 1882 yılında yayın hayatına başlamasında, Bakülü petrol sanayicileri Esedullah ve Takiyevler ile Orenburglu altın tüccarı Ramiyevler ve tüccar Hüseyinovlar’ın büyük desteği olmuştur. Hüseyinovlar 19. yüzyılın ikinci yarısında ticaret ve kültür sahasında büyük rol oynamış şahsiyetler yetiştiren Rusya’nın sayılı zenginlerinden Kazanlı bir soydu. Bunlardan Ahmet, Abdulgani ve Mahmut adında üç kardeş meşhur olup, en büyük özellikleri ise servetlerinin mühim bir kısmını 19. yüzyılın ikinci yarısında ve yüzyılın başlarında Rusya içindeki Türk boyları arasında hızlanan millî yenileşme hareketlerine yardım olarak sarfetmiş olmalarındandır. Hüseyinovlar’ın kültür sahasındaki hizmetlerinin başta geleni o sırada eski usulle öğrenim yapan mekteplerin yerine yeni usül mekteplerin açılmasını hedef tutan usul-i cedid hareketini tam olarak desteklemeleri ve bu iş için büyük paralar harcamalarıdır. Keza Bakülü petrol sanayicileri Esedullah ve Takiyevler ve Orenburglu altın tüccarı Ramiyevler de Hüseyinovlar gibi usul-i cedid hareketini tam olarak desteklemişlerdir.

 

Tercüman gazetesi bağlamındaki çalışmaları…

Tercüman gazetesinin aydınlara, özellikle de ileri görüşlü gençlere etkisini çabuk sezen Rus misyonerleri, başlangıcından itibaren gazeteye karşı cephe almışlardı. Gazetenin 1. sayısının Taşkent’e ulaşmasının hemen ardından, 12 Mayıs 1883 tarihinde Taşkent Erkek Lisesi Müdürü N. P. Ostroumov, Rus Ortodoks misyoner Nikolay İ. İlminski (1822-1891)’ye şöyle bir haber yollar: “Tercüman’ın 1. sayısını aldım ve saçlarımı yolacak gibi oldum.” Aynı yılın 22 Ekim’inde Ostroumov içindeki şüpheyi açık bir şekilde ifade eder ve gazeteye neden sansür uygulanamadığını sorar. Bu haberlere kulak kabartan İlminski, savcı Konstantin Petrovich Pobedonetsev (1827-1907)’i şu şekilde uyarmıştır:

“Bahçesaray’da Tercüman gazetesini çıkaran Gaspıralı’nın maksatları şunlardır;

- Rus İmparatorluğu Müslümanları arasında, İslam köklerinden ayrılmayarak Avrupa tarzında eğitimi yaymak ve İslam fikrini Avrupa’nın bilimiyle birleştirmek.

- Farklı şiveler kullanan Rusya Müslümanlarını, Alman birliği gibi birleştirmek ve yakınlaştırmak.

-Matbuatı zengin Osmanlıcayı Türk kavminden bütün Müslümanların ortak dili yapmak”

Gaspıralı İsmail Bey’in fikirlerini üç esas maddede toplamak mümkündür:

- Batının yeni ve faydalı fikirlerini öğrenip Müslüman dünyasında yaymak,

- Maarifi (örgün eğitimi) yeni usule göre ıslah eylemek,

- (Arapça ve Farsça terkiplerden arındırılmış) Osmanlı Türkçesini, bütün Türk dünyasının anlayacağı müşterek bir edebî dil haline getirmek.

Dilde, fikirde, işte birlik…

Düşüncelerini 1883 yılında kurduğu (ve 1918'e kadar varlığını sürdüren) Tercüman adlı gazetesiyle yaymaya çalışan Gaspıralı İsmal Bey yayınlarında Türk halklarını “dilde, fikirde, işte birlik” sözüyle dayanışmaya çağırmış, Türk halklarındaki beraberliğin temel ilkelerini oluşturmuş ve günümüzde de bu söz bu birlik mücâdelesinin hedefini gösterir olmuştur.

Ortak bir edebî dil…

Gaspıralı, Tercüman gazetesinde, bütün dünya Türklüğünün anlayabileceği ortak bir edebî dil geliştirmeye çalışmış, bu edebî dilin de Osmanlı Türkçesi olmasını istemiş, ancak Osmanlı Türkçesinin Arapça ve Farsça terkip ve ibarelerle dolu olmasının diğer Türk boylarının bu Türkçeyi anlamalarını zorlaştırdığı için Gaspıralı bu terkip ve ibareler yerine Kırım ve diğer coğrafyalardaki lehçelerden alıntılar yapmıştır.

 

Âlem-i Nisvan…

Müslüman Türk kızlarının eğitiminde de öncülük yapmış olan Gaspıralı, ilk usûl-i cedîd kız mektebini ablası Pembe Hanım Bolatukova’ya 1893 yılında Bahçesaray’da açtırmış. 1905 yılı sonlarında Bahçesaray’da yayın hayatına giren Âlem-i Nisvân (Kadınların Dünyası), sadece Kırım Tatarları’nın değil bütün Rusya Türkleri’nin tarihlerindeki ilk kadın dergisi olmuş ve Gaspıralı’nın sahipliğinde kızı Şefika Gaspıralı’nın idaresinde bir yıl kadar yayımlanabilmiştir.

 

Âlem-i Sıbyan…

Rusya’daki Türkler’in ilk çocuk dergisi olan Âlem-i Sıbyân da ilk kez Mart 1906 ayında Tercüman’ın ilavesi olarak okuyucuya sunulmaya başlanmış, derginin yayımı düzensiz aralıklarla 1915 yılına dek sürmüştür.

 

Ha Ha Ha…

Birinci sayısı Nisan 1906 ayında yayımlanan mizah dergisi Ha Ha Ha ise ilginç içeriğine rağmen uzun ömürlü olamadı ve ancak beş sayı çıkabilmiştir.

Geri kalmışlığımızın yegâne nedeni…

Gaspıralı, 1881 tarihli bir yazısında:

“Geri kalmışlığımızın yegâne nedeni cehâletimizdir. Avrupa'da neyin icat edildiğine veya neler olduğuna dair hiçbir fikrimiz yok. Bu izolasyondan kurtulmak için bunları okuyabiliyor olmamız gerekirdi. Avrupa fikirlerini yine Avrupalı kaynaklardan öğrenmeliyiz. İlk ve orta okullarımızın müfredâtlarına (konu kapsamlarına) bu dersleri koymalıyız ki göz bebeklerimiz yani öğrencilerimiz bu fikirlere ulaşabilsin.”

diyerek düşüncelerini ortaya koymuştur.

 

Tercüman ve Osmanlı yönetimi…

Çarlık hükümetinin bütün baskı ve sansürlerine rağmen Kırım’da basılıp, Türk halklarının birliği ve modernleşmelerinin zorunluluğu fikrini yaymaya devam eden Gaspıralı’nın Tercüman gazetesi, Osmanlı Sultanı II. Abdülhamit’in sansürüne rağmen Osmanlı topraklarına da girebilmiştir. Tercüman’ın, İstanbul basınına göre daha sade bir dille yayınlanması ve hemen hemen her sayısında Osmanlı Devleti ile ilgili haberlere yer vermesi, gazetenin İstanbul’daki aydınlar ve halk tarafından da ilgiyle takip edilmesini sağlamıştır. Hatta gazetenin İstanbul’daki okurlarının sayısının bir dönem 15-16 bin civarında olduğu da belirtilmektedir. Gazetede çıkan bazı haber ve makaleler Osmanlı hükümetini rahatsız etmiş, bunun üzerine adı geçen gazeteye II. Abdülhamit’in şahsında tecessüm eden otoriter yönetim tarafından sansür uygulanmaya başlanmış, 1888 yılında yayınlanan bir fermanla Tercüman gazetesinin Osmanlı topraklarına girmesi yasaklanmıştır.

Rusya Türklerinin, Türk milliyetçiliği üzerindeki etkisi…

1908 yılından sonra Rusya Türklerinin, Türk milliyetçiliği üzerindeki kitlesel etkisinden söz edilebilir. Onların beraberinde getirdikleri ve hem Ruslara hem de Panslavizm’e karşı yüzlerce yıllık mücadele içinde şekillenmiş ulus anlayışı, vurguyu Türk halklarının birliğine, onların toplumsal ve dinî açıdan modernleştirilmesi zorunluluğuna yapıyordu. 1908’den sonra bu aydınların Rusya’dan Türkiye’ye gelişleri Türk milliyetçiliği üzerinde kesinlikle belirleyici bir rol oynamıştır.

 

Tercüman’ın 20. Yılı…

Tercüman gazetesi bu şekilde yayın hayatına devam ederken İsmail Gaspıralı 1902 yılında bir gün Paris’te eğitim hayatını devam ettiren Kazan Türklerinden milliyetçi aydın Yusuf Akçura’ya (1876-1935) bir mektup yollayarak, birkaç ay sonra gazetenin 20. yıl dönümünün olacağını ifade etmiştir. Mektubu yine Kazan Türklerinin Türkçü aydınlarından olan arkadaşı Sadri Maksudî Arsal (1878-1957) ile birlikte okuyan Yusuf Akçura ona: “Başka millette olsaydı, bu sebeple bir jübile yapılırdı, o adama karşı hürmet ve şükran bildirilirdi” demişti. Bunun üzerine Yusuf Akçura ve Sadri Maksudî Arsal harekete geçerek, bir bildiri hazırlayıp bu bildiriyi Türkiye ve Rusya’daki tanınmış kimselere göndererek Tercüman’ın 20. yılının kutlanması için bir etkinlik yapılmasına karar verdiler. Önce bildirinin hangi dilde yazılması konusu tartışmışlar, bu çerçevede Sadri Maksudî Bey İstanbul Türkçesi ile yazmayı teklif etmiş ancak Yusuf Akçura buna karşı çıkmıştır. Çünkü yazılacak bildirinin Türkiye’ye gönderilmesi iki yönden istenmeyen sonuçlar doğurabilirdi; bunlardan birincisi Osmanlı’da II. Abdülhamit’in baskıcı yönetimi hüküm sürmekte olduğundan bu bildiriler sahiplerinin eline geçmeden Abdülhamit’in polisleri tarafından okunur ve mektup yollanan kişiler zor durumda kalabilirdi; ikincisi ise Gaspıralı’ya Türkiye’den tebrik mesajları gelmesi Rus hükümetini kuşkulandırabilirdi. Bunun için sadece Rusya Türklerine Kazan Türkçesi ile hazırlanmış bir bildirinin gönderilmesi kabul edildi. Sadri Maksudî Bey tarafından kaleme alınan bildiride, Gaspıralı İsmail Bey’in, Tercüman aracılığıyla bütün dünya Türklerinin uyanması, medeniyetçe yükselmesi için, yirmi yıllık hizmetinin öneminden ve Tercüman gazetesinin yirminci yayın yılına ulaşması sebebiyle, Rusya Türklerinin, milleti için çalışan bu insana saygısını göstermek üzere bir jübile tertiplenmesinin uygun olacağı yazılmıştı. Bildiriye bazı düzeltme ve eklemelerde bulunan Yusuf Akçura, yazıya Polonyalı edebiyatçı Henryk Sienkievicz’in (1846-1916) 50. yaşını kutlaması sırasında Polonya milletinin ona bir ev hediye ettiğini de eklemiştir. Cenevre’de Yusuf Akçura’nın arkadaşı Mahir Said Bey’in matbaasında basılan bildiri Rusya Türklerine gönderilmiş ve 1902 yılının ilkbaharında milliyetçi aydınlar Bahçesaray’da toplanarak Tercüman gazetesinin 20. yılını parlak bir törenle kutlamışlardır.

 

İttifaq-i Müslimîn…

Gaspıralı, “İttifaq-i Müslimîn” isimli Müslümanlar Birliği'nin kurucularından biri olup 1905 yılında kurulan bu birlik Rus İmparatorluğu'ndaki Müslüman Türk entelektüelleri birleştirmiştir. Rusya'daki Müslüman insanlar için sosyal ve dinî reformlar oluşturmayı amaçlayan Gaspıralı İsmail Bey ilk Rus Müslüman Kongresinin (Ağustos 1905) de organizatörlerinden biriydi.

 

Not: Devamı bir sonraki makalemizde…

© 2023. Bu makalenin / yazının içeriğinin telif hakları yazarına ait olup, 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu gereği kaynak gösterilerek yapılacak kısa alıntılar ve yararlanma dışında, hiçbir şekilde önceden izin alınmaksızın kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayımlanamaz ve dağıtılamaz.

KAYNAKLAR

---; “Türk Dünyası'nın çınarı İsmail Beğ Gaspıralı”, 27.05.2025, https://www.dunyabulteni.net/hayata-dair/turk-dunyasi-nin-cinari-ismail-beg-gaspirali-h331091.html, Erişim Tarihi: 18.09.2022.

Arslan, Mehmet; “Gaspıralı İsmail Beyin Eğitim Reformu ve Usûl-u Cedîd - Gaspıralı İsmail Beyin Yaşam Öyküsü ve Türk Fikir Hayatına Etkileri”, GAU Journal of Social and Applied Science, Volume 8, Issue 1,  file: /// C:/Users/User/Downloads/GASPIRALI_ISMAIL_BEYIN_EGITIM_REFORMU_VE.pdf, Erişim Tarihi: 18. 09.2022.

Babaoğlu, Samir; “Rusya Müslümanlarının ilk partisi: İttifak-i Müslimin”, 09.03.2023, https://www.gzt.com/ mecra/ rusya-muslumanlarinin-ilk-partisi-ittifak-i-muslimin-3464318

Devlet, Nadir; “Yusuf Akçura’nın Hayatı ((2 Aralık 1876 – 11 Mart 1935)”, 05.02.2019,  https://www.altayli. net/yusuf-akcuranin-hayati-1876-1935.html, Erişim Tarihi: 18.09.2022.

Gündoğdu, Abdullah; “İslâm toplumlarının gerikalmışlık sorunu karşısında İsmail Gaspıralı’nın yenilikçi çizgisi”, 21.02.2020, https://millidusunce.com/misak/ismail-gaspirali/, Erişim Tarihi: 23.09.2023.

Hekimoğlu, Vecihi Sefa Fuat; “İsmail Bey Gaspıralı ve Türk Birliği İdeali”, 27.01.2021, https://www. ergenekun.net/ismail-bey-gaspirali-ve-turk-birligi-ideali.html, Erişim Tarihi: 18.09.2022.

Ruslan Rehimov, Ruslan;  “Türk dünyasına tercüman olan aydın: Gaspıralı İsmail”,  24.09.2019, https://www.aa.com.tr/tr/kultur-sanat/turk-dunyasina-tercuman-olan-aydin-gaspirali-ismail/1592256, Erişim Tarihi: 23.09.2023.

Şeref, Salih; ”Türk dünyasının büyüğk düşünce adamı: Gaspıralı İsmail”,  23.09.2020, https://www.aa.com. tr/tr/portre/turk-dunyasinin-buyuk-dusunce-adami-gaspirali-ismail/1982859, Erişim Tarihi: 23.09.2023.

Şimşek, Ayşe; “Türk dil birliğinin fikir adamı: Gaspıralı İsmail”, 24.09.2022,  https://www.trthaber.com/ haber/kultur-sanat/turk-dil-birliginin-fikir-adami-ismail-gaspirali-566054.html, Erişim Tarihi: 23.09.2023.

Toksoy, Ahmet; “XX. Yüzyıla Girerken Türk Dünyası ve İsmail Gaspıralı”, https://turkoloji.cu.edu.tr/ CAGDASTURKLEHCELERI/toksoy_gaspirali.pdf, Erişim Tarihi: 24.09.2022.

Yücebaş, Ferit; “İsmail Gaspıralı’nın Türk-İslâm Birliğine Yönelik Faaliyetleri”, Türk Dünyası Araştırmaları, Mart - Nisan 2020, Cilt: 124, Sayı: 245.

Yalvar, Cihan; “Türk Dünyasının Sönmeyen Ateşi: İsmail Bey Gaspıralı (1851-1914)”, Yeditepe Üniversitesi Tarih Bölümü Araştırma Dergisi, Cilt 1, Sayı 2, Haziran 2017, https://dergipark.org.tr/ en/download/article-file/314422, Erişim Tarihi: 24.09.2022

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?