Bu haftaki köşe yazımda teknolojinin faydalarından değil zararlarından bahsedeceğim. Teknoloji hayatımızı çok mu kolaylaştırdı. Yoksa hayatımızı farkında olmadan çok mu zora soktu?
Binlerce yıl önceye gidelim. Akıllı telefonlar yok, internet yok, arabalar yok, uçaklar yok vs.
Teknoloji çok faydalı bir kavram ama birde bakıyoruz teknolojinin olmadığı yıllara Nuh a.s dönemine gidelim bin yıl yaşadığı efsanesini göreceğiz. Peygamber efendimiz Hz. Muhammed(sav.) döneminde teknoloji yok hastanelerde son sistem teknolojik cihazlar yok ve hastanenin kapısını çalan hastalarda yok. O zamanlar tabiplerin sıkıntıları kendilerineşiddet uygulayan hasta yakınları değil hastalanmayan bir ümmet.
Teknoloji insan hayatına girdiğinden beridir belkide binlerce yıl yaşama devrinin bitişi. Teknoloji hayatımıza girdiğinden beridir hastanelerin dolup taşması.
Bizleri önce hasta eden sistem ondan sonra bu hastalıklarla mücadele etmek için var olduğunu söylüyor. Yeryüzünde bu kadar cihaz olmasaydı insan anatomisi bu kadar bozulur muydu?
Hayatımızı kolaylaştırdık mı biz şimdi? Hayatımızı kısalttık ve kararttık. Teknolojik silâhlar bu kadar gelişmeselerdi savaşlar bile daha adil olurdu. Çinlilerin buldukları gösteri için kullandıkları patlayıcılar silah vasfı kazanmasaydı savaşları bu kadar kolay başlatamayacaklardı.
Bizleri çok mutlu ettiğini düşündüğümüz teknoloji önce sağlığımızı aldı sonra ailemizi. İnsanları, aileyi ayırmaya yastıktan başladı. Önce yastıklar ayrıldı sonra odalar sonra da evler.
Olmaz olsun sizin teknolojiniz. Kimya dediniz. Beton evler yaptınız. Çok sağlam kalıcı binalarımız, yapılarımız olacak dediniz. En ufak depremde insanlara mezar oldu. Teknoloji yoktu 2000 yıl önce ama 2000 yıllık yapılar halen daha ayakta. Sizin bulduğunuz betonun ömrü en çok 200 yıl. Hani teknoloji rahat yaşamdı. Kimyasal betonların içine tıktınız insanları rutubetten nemden insanlar nefes alamıyor.
“Ateşli silâhlar çıktı mertlik bozuldu.” diye çok haklı bir söz vardır.
Ülkesinde doğal kaynaklarını kullanarak veya ekonomik üstünlüğü olduğu için silahlandı ülkeler ve güçsüze saldırmaya başladı. Güçlü güçsüz, haklı haksız, mert nağmertbirbirine karıştı.
Bırakın insanları mağaralara kapansın. Avlaya bildiği kadar karnı doysun çalabildiği kadar değil. Bırakın kadınlar evde otursun erkeğinin getirdiği aşı pişirsin. Erkeğinde tek gayesi evinin ailesinin yiyeceğini, giyeceğini temin etmek olsun.
Bak teknolojiniz varken ne evde sizi bekleyen bir kadınınız var ne de tek gayesi ailesi olan erkeğiniz.
Şimdi siz söyleyin mağarada mutlu bir aile mutlu yaşanılan bir hayat mı? Yoksa rezidansta 20. Katta yüzünü bile görmeden yaşadığınız bir eşiniz ve adını bile unuttuğunuz çocuklarınızın olduğu bir hayat mı?
Nasıl olsa sonu gelecek bir yaşam için bu kadar teknoloji sizcede fazla değil mi?
Çadırda 1000 yıl yaşayan Nuh as. rezidansta 50 yıl yaşayamayan Berkecan.
Hümeyra 3 yıl önce
Kadir 3 yıl önce