Gökyüzü dolar iken ay ile yıldız ile
Hâlâ bir sızı vardır, bu yaralı yürekte.
Kan damlamış zehirden - zincir vurulmuş güle
Biri Doğu Türkistan, birisi de Kerkük’te.
Kendini bil kendini, anla elin fendini,
Çanakkale destanı - bakın “Haçlının” kini,
Dün öpen özengini - esir ettiler beni
Alınmaz hürriyetler masada, yatakta.
Gün doğdu Altaylara, gün doğdu Türkistan’a,
Demir dağlar delerek çıktık ulu meydana,
Ilan ettik cihana - bu yol gider Turan’a
Binbir çiçek açmakta tohum düşen toprakta.
Adım adım yol gider yad olanlar tanışır,
Aynı harfle yazarak - güzel Türkçe konuşur,
Işde, dilde, fikirde bütün Türkler danışır
Arzulanan hedefler değil artık ırakta...
Adın bellidir senin “Türküm!” de, korkmadan Türk,
Alp - erenler ordusu - budur sendeki ilk fark,
Toprak işle, dağlar del, senin için dönsün çark
Sömürülme, kalmasın bu hoş ülkü dilekte...
Mazlum ağlar, yol gözler - Titre ve kendine dön!...
Yakışmıyor zincirler - esarete verin son,
Özbek, Türkmen, Azeri kardeştir- duyamaz kin
Yoksa; fırsat bekliyor düşmanların sokakta.
Geniş bir yurdun var ki, aç kanatlarını aç!
Balkan’da, Kafkasya’da, Kırım da sana muhtaç,
Sensin esir Türklere, sensin mazluma ilaç
Kaşgar yola çıkmakta, Gümülcine merakta...
Yakıp yıkmak işimiz değildir asla bizim,
Tarih şahittir tarih, şereflidir her yazım,
Doğru bir nizam verir - Allah’a kuldur özüm
Edeb-i erkân ile nesil kaynar ocakta.
Bin mana verdin harfe, kelimeye, her sese,
Göz nurumuz halıda, makam girdi nefese,
Adil davrandık adil; kafir, müslüm, herkese
Gök kubbe çadır olsun - ulu devlet kurmakta.
Çil çil kubbeler saçtın, çağ kapattın çağ açtın,
Halka mutlu yol seçtin, kendi hakkından geçtin,
Azanlara kırbaçtın - Ordular üstü taçtın
Çalış, gayret et, yüksel ne beklersin durakta.
Ressam Halil, amacım; bütün Türkler bir olsun,
Türkistanlar var olsun, Türk illeri hür olsun,
Zalimlere dur olsun - her şeyimiz gür olsun
Güneş doğuyor Doğu Türkistan ve Kerkük’te,
Bizden olan bayraklar dalgalanıyor gökte.
