Seçim Yaklaşırken

Seçim Yaklaşırken
09-02-2025

23.02.2025 tarihinde “Federal Almanya’da” tarihi bir seçim yapılacak.

Bu seçim sonuçları Avrupa’da bir kırılmamı meydana getirir veyahut da seçim Avrupa’nın ve Almanya’nın sonun başlangıcımı olur bilinmiyor fakat içerisinde çok şey barındırıyor.

Kamuoyu yoklamalarında merkez partileri güven vermiyor ve küçük marjinal partiler daha avantajlı görünüyor, özellikle AfD partisi bu seçimin kaderini belirleyecek gibi gözüküyor.

AfD partisi Alman halkının düşündüğünü konuşuyor ve bu konuşma halkta karşılık buluyor, geçenlerde bir Almanla siyasi konuları konuşurken şöyle bir cümle kullandı, bu hükümet bizden, yani Alman halkından çok yabancıları düşünüyor dedi.

Böyle bir dışlanmışlık hissediyor Alman vatandaşları, aslında burada kastedilen özel muameleye tabi tutulan Ukrayna vatandaşları.

Hükümet bütün kolaylıkları onlara sağlıyor.

Seçimin sonuçları en başta bu ülkede yaşayan Türk vatandaşlarını çok etkileyecek gibi çünkü en çok göçmen gurubu Türklerden meydana geliyor.

Ve Türkler bu seçimin ciddi manada ne getireceğini görmüyorlar veya görmek istemiyorlar.

Diğer taraftan Türk toplumunu yönlendirecek, kamuoyu oluşturacak kurumlardan yoksunlar.

Türkler olarak kime oy verelim diyerek günlük hayatta sorularla karşılaşıyoruz evet kime oy verelim?

Tabii ki herkesin demokratik hakkını hür ve serbest bir şekilde kullanması en doğalıdır.

Vatandaşlarımız istedikleri beğendikleri partiye oy verebilirler.

Fakat azınlıkların hakları, onların sorunları nasıl ve hangi yöntemle çözüme kavuşturulacak?

Bizim sorunlarımıza kim sahip çıkacak.

Bize hangi vaatlerde bulunuyorlar…

Milyonlarca insanımız yaşıyor Federal Almanya’da ve geleceğimizi nasıl şekillendirecek, kimlerle hangi kurumlarla beraber bu sorunları çözeriz diyerek bir çalışma yapamıyoruz.

İradesiz, sahipsiz bir topluluk olduk.

Hiç kimse bu insanların dertlerini dert edinmiyor.

Ali Şahin beyin dediği gibi “Yaşadığımız ülkenin medeniyet ufkunda yer almazsak, bugün olduğu gibi gelecekte de bizi yok sayacaklar.”

Hasılı, bir gün bir Ölüm döşeğinde yatan adam “çağırın papazı Hristiyan olacağım” demiş. “Yahu ne yapıyorsun” demişler. O da “bir Müslüman öleceğine bir gavur ölsün” demiş…

Durumumuz bu......

STK’lar Türk toplumunun haklarının alınması ve Türk toplumunun geleceğinin inşasında nerede duruyorlar ve ne yapıyorlar?

Federal mecliste göçmenlerle ilgili yapılan oylamada Yahudiler bir tavır takındılar bir tanesi devlet tarafından verilen “Nişanı” geri iade etti.

Diğer önde gelen birisi ise yıllarca üye olduğu partisinden istifa etti.

Bizlerde buradaki Yahudiler, Romanlar ve diğer göçmenlerin temsilcileri ile birlikte bir heyet halinde bir deklarasyon yayınlayabilirdik ve aynı zamanda federal başbakanla görüşerek endişelerimizi kendisine söyleyebilirdik.

Bizim üzerimizde planlar, projeler yapılıyor bizler ise sessizce bekliyoruz.

Demokrasi kültürünü bir türlü içselleştiremedik, hep birileri gelsin bize haklarımızı versin diye bekliyoruz.  

STK’lar Alman siyasi partilerinde siyaset yapan Türkleri eleştiriyorlar sorunlara sahip çıkmıyorlar diyerek fakat diğer taraftan sorunlara sahip çıkan Türklerin kurduğu siyasi partileri ise derneklerin içine sokmuyorlar.  

Siyasi ve demokrasisi kültürü maalesef gelişmemiş olduğu için bu tür sorunları yaşıyoruz.

Her seçimde olduğu gibi sessiz sedasız sesimizi çıkarmadan seyredeceğiz ve kimi seçeceğimizi bilmediğimiz için oy kullanmaya gitmeyeceğiz.

Türkiye seçimleri için otobüs kiralayarak kilometrelerce uzakta oy kullanmaya koşarken, mahallemizdeki okulda oy kullanmaya gitmiyoruz.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?